06.02.2011

AYAĞA KALKIP YAŞAMADAN OTURUP YAZMAYA ÇALIŞMAK NE BÜYÜK BİR SEFALETTİR

HENRY DAVİD THOREAU

HALA GEÇ DEĞİL

MERHABA ARKADAŞLAR
özgür çocuk derki ;
hala geç değil !

 sürekli bir şeyler için geç kaldığımızı düşünür dururuz bunu düşündüğümüz an kaybetmiş oluruz size bir kaç örnek vermek istiyorum

goethe yi hepimiz biliyoruz 83 yaşında ölmüştür en büyük eseri olan faust'u ölümünden 1-2 yıl önce yazmış

Kristof Kolomb ise Amerikayı keşfettiğinde 50 yaşının üzerindeydi

pasteur kuduz aşısını buldğunda 60 lı yaşlarda

mimar sinan ise süleymaniye camii ni bitirdiğinde 70 li yaşlarda

yukarıdaki örnekleri çoğaltmak mümkün insan oğlu fiziken yaşlanabilir ama önemli olan ruh yaşıdır. insanoğlu yaşı ilerledikçe üstüne koyar başarıları artar hevesi olmayan inacı kalmamış kişiler işte ozaman yaşlanmışlardır. fiziki yaşı ne olursa olsun beynimizi yeni düşüncelere yeni keşiflere açık tutmalıyız ne demiş atalarımız öğrenmenin yaşı yoktur ufkunuzu açık tutun son nefesimize kadar keşfetmeyi bırakmayın keşfedilecek bir çok şey varken olanla yetinmek niye  heyacanınızı kaybetmeyin,

ANLAYARAK HIZLI OKUMA

evet arkadaşlar bugünkü konumuz hızlı okuma günümüz iletişim çağı çağın gerisinde kalmamak için okumamız gerekiyor okuyalımda zamanmı var dediğinizi duyar gibiyim işte bu zaman yokluğunu gidermek için bu konuyu ele alıyorum.

gerçekten hızlı okuma varmıdır yoksa söylenenler yalanmı ?rant kazanmak için uydurulmuş bir varsayımmı ? tamamen gerçek mi bu konuyu bilimsel olarak araştırdım ve bu bilgileri sizlerle paylaşmak istedim.

ilk olarak okuma sorunlarını ele alalım bu sorunları 5 ana gruba ayırmak mümkün nedir bu sorunlar gelin beraber inceleyelim

1.TEKNİK BOYUT

a) okurken gözün yorulması

b) kelime kelime okuma

c) hece hece okuma

d ) dudak kıpırdatma

e) içten seslendirme

f) plansız okuma

g) ritim eksikliği

h) gözün çözünürlük alanını kullanamama

ı ) hız ve anlama ilişkilerini kuramama

i) pasif okuma

2.PSİKOLOJİK BOYUT

a.anlayamama kaygısı
b.dikkat ve odaklanma sorunu
c. geri dönüşler yapma
d.gerginlik
e.dağınıklık
f.erteleme alışkanlığı
g.isteksizlik
h. dalgınlık
ı. ilgi eksikliği
i.okurken hayal kurma
j .uykunun gelmesi
k.metin üzerinde oyalanma

3.FİZYOLOJİK BOYUT

a.yorgunluk
b.sıcak ve soğuk ortamlar
c.bedensel rahatsızlıklar
d.göz kusurları
e.çalışma pozisyonu

4.ÇEVRE BOYUTU
a.yetersiz aydınlatma
b.gürültü
c. çalışma ortamı

5.METERYALDEN KAYNAKLANAN SORUNLAR
a.yazarın akıcı üslup kullanmaması
b.anlaşılmaz dil





okumayı gözlerimiz değil beyin ile yaparız her bir harf aynı zamanda birerde semboldür ve göz bu sembolleri alarak beynin okuma merkezine gönderilir ve okuduğumuza bir yorum getirilir.

geleceğin suçlusunu mu yetiştiriyoruz ?

evet arkadaşlar başlıktanda anladığımız gibi geleceğin suçlularınımı yetiştiriyoruz acaba


yani çocuklarımızdan bahsediyorum


çocuklarımız üzülmesin diye her istediklerini yapıyormuyuz eğer yapıyorsak sonucunda çocukta herkesin kendisinin geçimini sağlayabileceği hissini uyandırıyoruz

kötü sözler küfürler ettiğinde çok komik diyerek hep beraber gülüyormuyuz ? gülmeye devam edelim ,ozamanda kenidini akıllı hissedecektir

ona beynini kullanmayı ve düşünmeyi öğretmeyelim yetişkin olduğunda kendi karalarını çok iyi verecektir buna emin olun

bütün eşyalarını kitaplarını vs... o dağıttıkça arkasında toplayalım ozaman sorumlululuk sahibi bir çocuğumuz olur

ve hiç kimseye sorumluluk yüklemez.

onun yanında sık sık kavga edelim ki ilerliyen yıllarda eşimizden ayrılınca hiç üzülmesin. hatta ayrıldığımıza sevinsin


cebinden harçlığını hiç eksik etmeyelimki kendi parasını kazanmanın ne olduğunu bilmesin

öğretmenlerine,arkadaşlarına,polislere,askerlere,yani problem yaşadığı kişilerde ondan yana çıkınki onlara karşı peşin hükümler oluşsun

bu hususları dikkate alınız ve çocuklarımızı bu kuralara göre yetişdirdiğimizde geleceğin suçlusunu yetiştirmemiz içten bile değil